Yönetim insanların bir arada yaşama ihtiyaçları sonucunda doğmuştur. Bir arada yaşamak zorunda olan insanlar, birlikte üretme, bölüşme ve güvenlik ihtiyaçlarını karşılayabilmenin ne yazık ki başka bir yolunu bulamamışlardır. Bir merkezi otorite oluşturup, ona bağlı alt otoriteler ile bir yönetim sistemi oluşturmuşlardır. Yönetimin yokluğu merkezi otoriterin kaybolması ve bağlı alt otorite ağının dağılması demektir. Bu durumda kuralsız ve kontrolsüz bir şekilde oluşan dağınık otoriter yapılar anarşiyi doğurur.
Yönetimde aslında bir güç, yine güçlünün hakim olduğu bir sistemdir. Her yönetimde gücün atıf edildiği kaynaklar farklı olabilir. Örneğin, sultanın soyundan gelmek, yaşlı olmak, seçilmiş olmak, atanmış olmak, yasal olmak gibi her hangi bir güç….. En kötü yönetim bile anarşizme tercih edilmekle birlikte, yönetimlerde kendi içinde adil, etkin, katılımcı, kapsayıcı, dışlayıcı nihayetinde iyi ve kötü yönetimler gibi değişik şekillerde vasıflandırılmaktadır.
Yönetici başkalarını kişisel veya kurumsal hedeflere yönlendirebilen ve onların eliyle iş gören kişidir. Böylece iş gördürenler ve iş görenler diye iki sınıf oluşur. Her ne kadar sınıflar arası geçirgenlik olsa bile ayırım nettir.
Yönetim statüleri, ustabaşı, onbaşı, şef, aile reisi gibi en alt düzey kademelerden, şube müdürü, daire başkanı, koordinatör, yüzbaşı, toplumsal önder, dini önder, diye devam eder ve nihayetinde general, başkan, CEO gibi en üst düzeylere çıkarlar…..
Her yönetici kendisi ve oluşturduğu alt otorite (yönetim) ekibiyle yönettiği birimi kendisinin öncelediği hedefler doğrultusunda götürmeye çalışır. Bu süreçte hedeflere az maliyetle veya hızlı ulaşmak, rakipleri alt etmek, muhalifleri bastırmak, paydaşları inandırmak, destekçileri çoğaltmak gibi birçok gerekçe ile bir takım taktikler, politikalar, stratejiler, odaklanmalar ve farklılaştırmalar ile çeşitli oyunları yönetim sürecine dahil ederler. Böylece yönetim oyunları başlamış olur. Dünya hayatının doğasında olan oyun, yönetim içinde geçerli hale gelir.
Yönetim ihtiyaçtan doğmuş, sonra bir oyuna dönüşmüştür.…….
Bir yönetim bilimi akademisyeni olarak Günebakış gazetesinin değerli yönetimi tarafından bana sunulan bu imkana teşekkür ediyorum. Eğitim ve çalışma alanıma uygun olarak, yönetim, ekonomi, sağlık ve insan hakkında deneme, hikaye ve makaleler aracılığı ile politik bir endişe taşımadan, hayata kendimce katkı sunmak istiyorum.