Aile hekimimiz, evimize ve bize en yakın hekim, sağlığımız ile ilgili konularda ilk başvuracağımız yer.
Sayın Memişoğlu, Sağlık Bakanı olduğundan itibaren aile hekimliği sistemini güçlendireceklerini ve koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyeceklerini açıklamıştı.
Bu minval üzere 29 Ekim 2024 tarihli resmi gazetede yayınlanan düzenlemede, aile hekimliği sisteminin işleyişinde bazı değişiklikler yapıldı.
Sayın Bakan, yaptığı açıklamada bu değişiklikleri İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü döneminde “çalıştıklarını” ifade etti.
Amaçlarının aile hekimliği hizmetlerini “etkili ve verimli” kılmak olduğunu, “çok sayıda hekim ve paydaş ile görüştüklerini” ve “sağlık çalışanı memnuniyetinin hasta memnuniyetinin bir parçası” gördüklerini açıkladı.
Düzenlemenin çıkması üzerine TBB ve sağlık sendikaları ve aile hekimliği dernekleri, değişikliği protesto için üç gün iş bırakma eylemi yaptı.
Aile hekimlerinin “gelirlerinin düşeceğini”, “aile hekimi ile vatandaşın karşı karşıya geleceğini” ileri sürdüler.
Ne Değişti?
Aile hekiminin üye sayısı üst sınırı 4 binden 3 bin beş yüze düşürüldü.
Ülke genelinde aile hekimi başına ortalama üye sayısı 3300 civarında, hedef 2700’e düşürmek, bir önceki planlama döneminde gerçekleşmedi.
On ikinci Kalkınma Planında hedef yenilendi.
Aile hekimleri, halen 4 bin üyesi olan aile hekimlerinin üye sayısı 3 bin beş yüze düşünce, üye başına aldıkları ödemeden kayba uğrayacaklarını ifade ediyorlar.
Aile hekimlerinin gebeleri takip ettikleri gibi “lohusa” ve “koruyucu” sağlığı da takip etmeleri isteniyor.
Bu kapsamda üyelerini belirli bir takvim çerçevesinde altı ayda bir kez genel bir sağlık taraması için aile hekimliğine gelmelerini sağlamaları bekleniyor.
Çok güzel bir yaklaşım fakat sadece aile hekiminin çabası ile sağlanabilecek bir uygulama değil.
Vatandaşın sağlık bilinci ve sağlık okuryazarlığının da yükseltilmesini gerekiyor.
Bakanlık, bu uygulama için vatandaş tarafına yapacaklarının da planını açıklamalı.
Ayrıca “antibiyotik, ağrı kesici ve mide koruyucu” ilaçlarının yazımını sınırlamaya yönelik düzenlemeler yapıldı.
Aile hekimleri bu düzenlemenin vatandaş ile aile hekimlerini karşı karşıya getireceğini ifade ediyorlar.
Bir taraftan bakınca dünyada en fazla antibiyotik tüketen ülke konumundayız, diğer yandan antibiyotik olmadan gribal enfeksiyonların geçmediğine inanan bir toplumumuz.
Sıkıntılı, riskli ve gereksiz maliyet yüklendiğimiz bir durum, bir yerden başlamak gerek…
Bakanlık, yeni düzenlemeleri önemli ölçüde teşvik anlayışıyla yaptı.
Atılan adımlar, aile hekimliği sistemi açısından genel işleyişi değiştirmeyen küçük düzenlemeler…
Aile hekimliği, sağlık sisteminin bel kemiği olacaksa, daha reformist uygulamalara ihtiyaç var.
Özellikle yenilikçi teknolojilerin sunduğu uzaktan sağlık hizmeti sunma fırsatları aile hekimliği sisteminin merkezine yerleşmeli…
Prof. Dr. Sedat Bostan